24.
Akbank Caz Festivali kapsamında 25 Ekim Cumartesi günü Cemal Reşit Rey Konser
Salonu’nda sahne alan, jazz’a Arap müziği etkilerini harmanladığı trompet stili
ile tanınan İbrahim Maalouf’la müzik ve kariyeri üzerine bir sohbet.
Sanatçı
bir ailede büyüdünüz. Bunun kendinize özgü sound’unuzu
yaratmanızda nasıl bir etkisi oldu?
Tabi ki her türlü kararımda ve sanatsal yönelimlerimde etkisi
büyük oldu. Babam bana kendine özgü bir enstüman ve onu çalmak için kendi icat
ettiği sıradışı bir yol verdi. Kabul etmeliyim ki bana neredeyse herşeyi verdi.
Dört
pistonlu trompetinizden bahsedebilir misiniz? Bu çalgı özel olarak sizin için
mi yapıldı? Bu enstrüman mikrotonları çalmanızda nasıl bir kolaylık sağlıyor?
Babam bu çalgıyı 1960’larda icat etti. Standart
trompete çeyrek tonluk bir dördüncü pistonun eklenmesi makamların çalınmasına
imkan veriyor. Makamları çalarken; jazz, blues ve rock ile harmanlıyorum.
Müziğinizde
Arap makamlarını kullanmanıza Batılı kulakların tepkisi nasıl oluyor?
Sanıyorum insanlar bundan oldukça hoşlanıyor.
Tam olarak ne hissettiklerini söyleyemem ancak konserlerde insanların iyi vakit
geçirdiklerini, makamları ve tarab[1]’ı anladıklarını görüyorum.
Bence müzik gerçekten uluslararası bir dil. İnsanlar beni anlıyor çünkü
samimiyim. Müziğim bazı açılardan karmaşık olabilir ancak anlaması kolay. Bu
iki yaklaşım arasında uzlaşma sağlayabilmek için hep elimden gelenin en iyisini
diledim. Müziğimin yapısal olarak karmaşık olmasından hoşnudum, ancak dinlemesi
ve dans etmesi kolay olmasını seviyorum.
Türk
müziğine ilginiz oldu mu hiç?
Türk müziğini seviyorum. Bence Türkiye en ilginç
pop kültürlerinden birine sahip. Ayrıca Türkiye Roman müzikleri dinleyerek
büyüdüm. Mesela Laço Tayfa. Hüsnü Şenlendirici idollerimden biri.
Müziğiniz
basında sıklıkla “Doğu ve Batı’yı bağlayan köprü” gibi ifadelerle geçiyor, siz
bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Neden olmasın. Ama ben böyle hissetmiyorum. Bence,
internetin bize dünyanın tüm kültürlerini bir klikle getirdiği harika bir
dönemde yaşıyoruz. Şimdi bir çoğumuz beste yaparken kesinlikle bu kültürlerden
etkileniyoruz. Dünyanın tüm kültürlerini duyup ya da dinleyip, buna kayıtsız
kalamayız.
Gelecekteki
projelerden bahseder misiniz?
Bir çok farklı projem var, bir sonraki bir rap
şarkıcısıyla, Oxmo Puccino ile ve ‘Alice Harikalar Diyarında’ hikayesiyle
ilgili. Kasımda yayınlanacak. Ve sonraki 2 albüm tüm Arap müziği severler için
büyük sürpriz olacak. Ayrıca pop şarkıcılarıyla ve sinemayla ilgili projelerim
var.
Müzik
dışında zamanınızı nasıl geçirmekten hoşlanıyordunuz?
Ailemle vakit geçirerek! Özellikle kızım Lily,
dünyanın en güzel kızı! (gülüyor)
Size
ilham olan müzisyenlerden bahseder misiniz?
Çok fazla var. Bunun için on sayfaya ihtiyacımız
var. Ancak sorunuzu çok kısa yoldan cevaplarsam, beni en çok etkileyenin babam
olduğunu söyleyebilirim. Bana müziği, klasik tekniği ve makamları verdi; bana tarab ve mawal[2]’ı
öğretti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder